Kırılgan Uzlaşılar Çağı: ABD-Çin Ticaret Mutabakatı Üzerine Bazı Mülahazalar

İsviçre’nin Cenevre kentinde iki büyük güç arasında cereyan eden son müzakere turu, küresel ekonominin içinde bulunduğu çaresizliği gözler ö...


İsviçre’nin Cenevre kentinde iki büyük güç arasında cereyan eden son müzakere turu, küresel ekonominin içinde bulunduğu çaresizliği gözler önüne serdi.

Aylardır küresel resesyona ve tedarik zincirlerinin uğrayacağı zarara dikkat çeken uzmanlara inat Trump anlaşma sanatının inceliklerini kullanarak Çin’i dize getirebileceğini düşündü.

Fakat yanıldı.

Cenevre’de yapılan müzakerenin sonucu bir ticaret anlaşmasından ziyade bir çerçeve mutabakatı olarak adlandırılmalı.

Bu, klasik anlamda bir "deal" (anlaşma) değil; daha çok bir “ateşkes”, "geçici yumuşama", ya da bir “ara formül” gibi okunabilir.

Tarafların “iyi niyet” ifadeleriyle süslediği bu kısa süreli ticaret ateşkesi, daha çok bir “soluklanma anı”ndan ibaret görünse de yapılan ortak açıklama somut bazı kazanımlara da işaret ediyor.

ABD’nin, Çin menşeli ithalat ürünlerine uyguladığı %145 oranındaki tarifeyi %30’a çekmesi yalnızca ekonomik bir revizyon değil, aynı zamanda siyasi bir itiraftır.

Çin’in de mevzu bahis vergi oranını yüzde 10’a indirmesi kısasa kısas sürdürdüğü diplomatik mücadelenin esneyebildiğini göstermiştir.

Zira bu geri adımlar silsilesi ticaret savaşının en hararetli günlerinde yüksekten kurulan tehdit ve baskı dilinin, Çin’in direngen sabrına çarpıp sönümlendiğini gösteriyor.

Trump yönetiminin “maksimum baskı” siyaseti, karşısında “maksimum tahammül” ile terbiye edilmiş bir stratejik sabır buldu. Bu stratejk sabır, sadece Çin'in klasik diplomasi lügatinden devşirilmiş bir nezaket değil aynı zamanda soğukkanlı bir meydan okumadır.

Bu takati kalmamış ateşkes hali kalıcı bir normalleşme mi yoksa yeni bir ticaret savaşının işaret fişeği mi olacak henüz meçhul.

Bu geçici dönem, her iki aktörün de iç ekonomik dengelerini yeniden kalibre ettiği, ticari envanterini gözden geçirdiği ve karşılıklı kayıpları hesaplayarak yeni stratejik parametreler belirlemeye yöneldiği bir yeniden yapılandırma aralığıdır.

Cenevre görüşmeleri sonrası yapılan açıklamalar, “samimi” ve “yapıcı” sıfatlarıyla süslenmiş olsa da, bunun ardında karşılıklı bir stratejik bekleyişin derinleştiğini de görmek gerekiyor.

Çin tarafı, ekonomik kayıpları minimize etmenin ötesinde, ABD’nin baskıcı ticaret politikalarına boyun eğmeyeceğini göstermek istiyor.

Trump’ın “ticaret savaşları iyidir ve kazanması kolaydır” şeklindeki kibirlenmesi bugün kendi sessiz yankısında boğulmuş görünüyor.

Çin’in dirençli yapısı ve kararlılığı, ABD tarafında bir strateji revizyonunu dayatmış gibi. Zira artık mesele yalnızca ithalat-ihracat dengesi değil, aynı zamanda siyasi prestijin, ekonomik egemenliğin ve küresel güç profilinin yeniden çizilmesi meselesi.

Bugün gelinen noktada taraflar arasında varılan mutabakat, en azından kısa vadede, ticaret savaşlarının psikolojik üstünlüğünün Pekin’in hanesine yazıldığını gösteriyor.

Çin, hep "ticaret savaşının kazananı olmaz" dedi ancak Trump ve ABD ticaret savaşının ilk raundunu kaybetmiş görünüyor.

Cenevre’de varılan mutabakatı bir "ticaret anlaşması" olarak nitelemek, bizi aşırı yorum tuzağına çekebilir.

Zira ortada ne bağlayıcı hükümler içeren detaylı bir protokol ne de uzun vadeli bir ekonomik normalleşme perspektifi var.

Taraflar, yalnızca karşılıklı gümrük vergilerinde geçici indirimlere gitmeyi kabul etmiş ve kapsamlı bir müzakere takvimi oluşturma konusunda mutabık kalmıştır.

Bu haliyle söz konusu uzlaşı, bir "anlaşma"dan ziyade bir stratejik duraklama ya da bir ticari ateşkes olarak okunmalıdır.

Ancak bütün bu resme rağmen süreç boyunca maksimum tahammül gösteren Çin’in bahse konu sert ticaret savaşında avantajlı olduğunu söylemek mümkün.

Kazanan Çin gibi görünüyor en azından şimdilik.


YORUMLAR

TÜM YAZILARI YÜKLE. YAZI BULUNAMADI. HEPSİNİ GÖSTER. DEVAMINI OKU: YANITLA İPTAL SİL By ANA SAYFA SAYFALAR YAZILAR TAMAMINI GÖSTER ÖNERİLER Etiketler ARŞİV ARAMA TÜM YAZILAR ARAMAYA UYGUN BİR YAZI BULUNAMADI ANA SAYFAYA DÖN PAZAR PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA CUMARTESİ PZR PZT SAL ÇAR PER CUM CMT OCAK ŞUBAT MART NİSAN MAYIS HAZİRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKİM KASIM ARALIK OCK ŞBT MRT NSN MAYIS HAZ TEM AĞT EYL EKM KSM ARL ŞİMDİ 1 DAKİKA ÖNCE $$1$$ DAKİKA ÖNCE 1 SAAT ÖNCE $$1$$ SAAT ÖNCE DÜN $$1$$ GÜN ÖNCE $$1$$ HAFTA ÖNCE 5 HAFTA ÖNCE TAKİPÇİLER TAKİP ET Bu yazı abonelere özeldir. 1: Sosyal medyada paylaştıktan sonra yazıyı okuyabilirsiniz. 2: Yazıyı okumak için sosyal medyada yaptığınız paylaşıma tıklamanız gereklidir. KODLARI KOPYALA HEPSİNİ SEÇ TÜM KODLAR KOPYALANDI Can not copy the codes / texts, please press [CTRL]+[C] (or CMD+C with Mac) to copy İçindekiler